Kaybettiğim Huzur, Nerdesin?

İçimdeki binbir huzursuzluğu atma çabalarım beni yine Dört Anlaşma'ya götürdü. Onu okurken yakaladığım huzuru bugünlerde hiç ama hiç yaşayamadığımdan hep gözümün önünde olsun istedim. Birkaç gün önce kozalaklar ve bir ışık şeridiyle hazırladığım süslemem çok içime sinmediğinden üzerinde tekrar çalıştım.

Bu kez içime daha çok sindiğini söylemeliyim. Ve gecelerime huzur katan bu ışık selinin içerisine de bu kez ruhumu aydınlatan sözcükler gerekliydi. Onları görerek, sesli okuyarak, o sesi dinleyerek, duyarak rahatlama çalışmaları yapıyorum. Sanki göğsümün üzerine bir öküz oturmuş gibi. Sürekli bir iç çekiş hallerindeyim. Ve cevabını bulamadığım sorular da dönüp duruyor etrafımda. Bu hislerimi yine sevgili Merkür'e bağlayacağım istemeden de olsa çünkü retro olmadığı zamanlar ben böyle biri değilim.

Sonuç olarak, kozalaklar, biraz ip ve bir ışık şeridi yardımıyla odamda güzel bir ortam yaratıp onunla huzur bulmaya başladım. İçerisine benzer kim bilir kaç not daha alacak olan ellerimle oluşturduğum bu ağaç beni daha çok geliştirecek eminim. Sizler de böyle bir ağaç oluşturup size iyi gelen notları içerisine, hep göreceğiniz o yere kaydedebilirsiniz. Sevgi ve huzur dilerim...